5 Ekim Dünya Öğretmenler Günü’nün, Türkiye’den sadece Eğitim Sen’in üyesi olduğu Eğitim Enternasyonali’ne üye yüzden fazla ülkede eş zamanlı olarak kutlanılmaktadır. “Dünya Öğretmenler Günü uluslararası öğretmen örgütlerinin katkılarıyla 5 Ekim 1966 tarihinde ILO ve UNESCO tarafından Öğretmenlerin Statüsüne İlişkin Tavsiye Kararı’nın alınmasına dayanıyor. Bu karar öğretmenlerin konumlarını güçlendirmeyi, haklarını geliştirmeyi ve korumayı amaçlarken, aynı zamanda uluslararası düzeyde yapılmış bir toplu sözleşme niteliği taşımaktadır.
Artvin Kemalpaşa kaymakamı Faruk Saygın’ın öğretmene saygısız tavrını sıradan bir olay olarak görmemek gerekir. Öğretmenlerin toplum içerisindeki saygınlığının yok edilmesi ve değersizleştirilmesi yolunda atılan sistematik adımlardan birisidir.
Salgın sürecinde alternatif eğitim modeli olarak sunulan çevrim içi eğitimin çöküşü öğretmensiz eğitimin olamayacağını, yüz yüze eğitimin yerini hiçbir eğitim modelinin alamayacağını ve öğretmenin eğitimin temel öznesi olduğunu bir kez daha kanıtlamıştır. Salgın sürecinde covid 19 virüsünden kaynaklı yitirdiğimiz öğretmenleri saygıyla anıyorum.
Haklarımız yok sayılıyor. Emeğimiz çalınarak değersizleştiriliyor. Geleceğimiz belirsizliğe mahkûm edilmek isteniyor. Bu gidişatı değiştirebiliriz. Yeter ki el ele verip, umudumuzu güçlendirelim. Hepimizin Dünya Öğretmenler Günü kutlu olsun!”
Bizler yaklaşık 110 yıllık bir mücadele geleneğinden gelen, bu ülkenin * El açmayan, yalvarmayan, boyun eğmeyen, yalnızca ders veren öğretmenleriyiz.* El açmamak, boyun eğmemek içindir emek ve demokrasi mücadelemiz. Sınıf sendikacılığını ve sınıf mücadelesini esas alan bir sendikanın üyeleriyiz. Biliyoruz ki bu mücadelemizde ekmek de en az gül kadar değerlidir.
Bir mücadelenin sona erişi değil sizinkisi. Bir mücadelenin başka bir biçime evirilmesi. Mücadele tarihimiz yaşam var oldukça sınıf mücadelesinden emekli olunamayacağını göstermiştir bizlere. Umut tükenmediği sürece mücadele tükenmez. Örgün eğitim kurumlarındaki görevlerinizden ayrılmanız yalnızca sendikamız ile resmi bağın ayrılmasına neden oldu. Gönül bağı biliyoruz ki asla bitmeyecek.
Eğitim Sen güneşinin sıcaklığında, Eğitim Sen şemsiyesi altında emek ve demokrasi mücadelesinin uzun bir kısmında birlikte olduk. Umutluyuz. Sizler bu şemsiyeden ayrılırken yeni arkadaşlarımızla güçlendik. Eğitim Sen çatısı altındaki birlikteliğimiz süresince vermiş olduğumuz emek ve demokrasi mücadelesindeki katkılarınızdan dolayı hepinize Eğitim Sen Çorum şubesi adına teşekkür ediyorum. Yaşamınızın bundan sonraki sürecinde sağlıklı ve mutlu bir yaşam diliyorum.
Halkların mücadele tarihi aynı zamanda türkülerin halayların da tarihidir. Neler çekmiş halkımız mücadelede alanlarında. Buna yalnızca türküler şahit. Alanlardaki eylemlerimizin ve direnişlerimizin fitili gibidir halaylar ve türküler. Bu yüzdendir tarihin direnenler, türkü söyleyenler ve halaylarda omuz omuza verenler tarafından yazılması. Değerli dostlarımız bizlerin türkülerini her zaman yorulmadan, üşenmeden çalan, söyleyen bağlamaları, gitarları ve sesleriyle sürekli yanımızda olan arkadaşlarımıza da teşekkürlerimi iletiyorum.
